25 Mart 2010 Perşembe

AYDALGALAR

WEBNODE :: AYDALGALAR

Türkiye'de Hayvancılık


Büyükbaş hayvan sayısında azalma olduğu bahanesiyle kırmızı et fiyatları tırmanırken, sığır yetiştiricileri ise Türkiye'de yeteri kadar kasaplık hayvan bulunduğunu, fiyatların daha da artacağı yönündeki söylentileri büyük firmaların kasten çıkardığını ileri sürdü.




Büyükbaş hayvan sayısında azalma olduğu bahanesiyle kırmızı et fiyatları tırmanırken, sığır yetiştiricileri ise Türkiye'de yeteri kadar kasaplık hayvan bulunduğunu, fiyatların daha da artacağı yönündeki söylentileri büyük firmaların kasten çıkardığını ileri sürdü.

Türkiye'deki büyükbaş hayvan sayısında azalma olduğu söylentileriyle kırmızı et fiyatları bir yıl içerisinde yüzde 60 artarken, sığır yetiştiricileri sebebin üreticiler değil, büyük firmalar olduğunu iddia etti. Bursa Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı İsmail Anıl, fiyatların da söylentilerin aksine çok yükselmeyeceğini söyledi. Türkiye'de yetiştiricinin elinden çıkan karkas olarak bilinen kemikli etin fiyatının 13 ile 15 TL arasında değiştiğini vurgulayan Anıl, buna rağmen bazı kesimlerin kırmızı ete 40 TL'ye varan fiyatlar biçtiğini kaydetti.

Türkiye'de üreticiler tarafından 30 kuruşa satılan çiğ sütlerin son bir aydır haklı olarak 80 kuruşa çıktığını belirten İsmail Anıl, sanayicilerin her platformda, 'Türkiye'de çiğ süt fazla. Alıp işleyemiyoruz. Stok maliyeti çok yüksek' demesinin ardından çiftçinin arz ve talebi dengelediğini söyledi. Çiğ sütteki fazlalığın hayvanlar kesilerek tolere edildiğini hatırlatan Anıl, "Çünkü bunun başka bir yolu yok. Çiftçinin bir kumbarası vardı. Bu kumbaraya erkek besi danası atardı. Her doğan dana, çiftçinin kumbarasına attığı bir sermayeydi. Buzağılar karkasta belli bir kiloya geldikten sonra piyasaya sokulur, alınan paralarla da yaralar sarılırdı. Ama birileri çiftçinin kumbarasını kırdı. Yetiştiriciyi ağlattı. Kumbarası kırılan yetiştirici yeni doğan danalarını 500 TL'ye satmak zorunda kaldı. Satılan danalar dereye atılmadı. Bu danaları çok büyük sermaye sahipleri topladı. 50 bin danası olan besiciler oluştu. Şimdi piyasayı onlar karıştırıyor. Piyasa fiyatlarına sürekli müdahale ediyorlar. Çiftçinin kumbarası kırıldığı için istedikleri gibi oynuyorlar" dedi.

"Elimizde yeteri kadar kasaplık hayvan var"
Bursa Damızlık Yetiştiricileri Birliği'nin yetiştirici bazında yüzde 35, hayvan bazında ise yüzde 40 küçüldüğünü açıklayan Anıl, bunun endişe verici olduğunu kaydetti. 'Biz ithal hayvan getirelim' denildikçe, piyasadaki spekülatif insanlar susturulmadıkça yetiştiricinin güven bunalımı yaşayacağını da vurgulayan Anıl, "Eğer piyasaya fiyatları bu şekilde kamuoyuna intikal ettirilir, bakanlık tarafından pazarın ithalatla terbiye edileceği anlaşılırsa bir tek çıkış yolumuz kalıyor. Elimizdeki hayvanları gebeliklerine dahi bakmadan kısa sürede kestirip elimizden çıkarırız. Bu ülkede öncelikle sütçülük korunmalıdır. Sütçülükle birlikte et piyasası da kısa sürede yoluna girecek. Tüketiciler biraz sabretsin. Piyasayı speküle edenlere inanılmasın. Çünkü şu anda elimizde yeteri kadar çiğ süt üreten hayvanımız var. Kasaplık olarak da yeterli materyalimiz var. Kısa bir süre sonra üretimde ve tüketimde bir denge olacak. Hatta üretim faaliyetlerine fırsat verilirse hem Türkiye'nin et ve süt ihtiyacı karşılanır hem de komşu ülkelerin et ve süt ihtiyacını karşılarız" diye konuştu.

"Hayvancılık büyük işletmelere kalırsa ülkenin yüzde 70'i et tüketemez"
Türkiye'de yıllarca küçük denilen ve beğenilmeyen insanların et ve süt ihtiyacını karşıladığını da hatırlatan Anıl, "Şimdi ise 30 binlik, 40 binlik işletmeler özeniliyor. Bu sürekli de pompalanıyor. İddia ediyorum, eğer ki bu ülkede küçük üreticiyi bir şekilde sistemin dışına çıkarırlarsa, bu iş sadece büyük işletmelere kalırsa, bu ülkede sadece yüzde 30'luk kesim et ve süt ürünleri tüketir, yüzde 70'i tüketemez hale gelir. Çünkü özenilen büyük işletmeler, ekonomik işletmelerdir. Onlar bütün riskleri hesaplar. Kar ve zarar onlarda önemlidir. Ama toplandığında 10 binlere ulaşan küçük işletmeler, yarın 3 binlere düşerse, çok az işletme hayvan popülasyonunu elinde bulundurursa ve piyasada söz sahibi olursa insanımız süt ve et ürünü tüketemez hale gelir. Onun için herkesin bu hayalden vazgeçmesi temenni ediyorum" şeklinde konuştu.

Bakanlığın birlik yöneticileriyle toplantı yapıp istişare etmesini isteyen Anıl, bu meselenin çözümü için gönülden çalışmaya hazır olduklarını dile getirdi.

Hiç yorum yok: